Matematik Okur-Yazarlığı

Literatür incelendiğinde Matematik Okur-Yazarlığı'na ilişkin farklı tanımlar mevcuttur. Bu tanımlarda matematik okuryazarlığı, bireyin matematiğe özgü üst düzey düşünme becerilerine ve yeterliklerine sahip olma ve bunları gerçekleştirme durumu olarak özetlenmektedir.

Benzer şekilde PISA çalışmaları kapsamında da matematik okuryazarı bir bireyin belli yeterliklere (problem çözme stratejisi seçme, matematiksel modelleme, muhakeme etme ve argüman üretme, iletişim, temsille gösterme, sembolik dil ve işlemleri kullanma ve matematiksel araçları kullanma) sahip olması durumu şeklinde ifade edilmektedir. Söz konusu matematiksel yeterlikler Niss ve Højgaard, (2011) tarafından matematiksel bir içeriği olan problemlerde veya matematiksel katkı ile daha kolay anlaşılır/çözülür hale gelen durumlarda “matematik birikimini aktive etmek için hazırbulunuşluk” şeklinde tanımlanmıştır.

Matematiksel yeterlik başta yetenek kavramı olmak üzere birçok başka kavramla karıştırılmakta; yetenek, kabiliyet, kavrama, etkililik, verimlilik, bilgi, ustalık, uzmanlık, beceri vb. gibi kavramların yerine kullanılmaktadır. Yetenek, birikimden ziyade doğuştan getirilen yapabilme gücüdür. Oysa yeterlik “yeterli ya da nitelikli olma başka söyleyişle gerekli beceri, bilgi, nitelik ve kapasiteye sahip olma” durumudur.